Benden & Bizden Hikayeler

Ne yesek?

19 Nisan 2015 Pazar

Hasta ve Ayakta

Hafta içi hastaydım, evet hem de çok hasta... Tarifsiz bir baş ağrısı yakamı bırakmadı aralıksız iki gün.. Grip mi olucam derken neyse köşesinden döndüm. Bu gibi durumlar evli ve çocuklu bir ailede başa gelebilecek en talihsiz olaylardan biridir. Zira, eş ya da evlat hasta olabilir ama evin annesinin böyle bir hakkı yoktur. Hasta eş ve çocuklar, anne tarafından en mükemmel şekilde bakılır. En terbiyelisinden tavuk suyuna çorbalar yapılır, ıhlamurlar kaynatılır, ilaç saatleri itinayla takip edilir. Peki ya anne hasta olduğunda?

Valla yazmak bile gelmedi içimden ne kadar çaresiz kaldığımızı böyle hastalık zamanlarında.Sürüne sürüne kendi çorbanızı kaynatırsınız, çocuk eteğinize yapışık vaziyettedir hep. Mutfakta dünden kalan bulaşıklar:((( ve yine de inleye inleye işe gidersiniz...
Aman siz siz olun, sıkın dişi iyi bakın kendinize.


Aslında, benim bu kış mucizem D vitaminiydi. Kemik gelişimine faydalıdır diye genel geçer bilgim vardı ama faydaları saymakla bitmiyormuş. Kışın başı öyle zor geçiyordu ki iki haftada bir başım gripten yastığa düşüyordu. Bağışıklığım yerlerdeydi... Sonra tesadüfen farkettik; D vitamini seviyem ciddi eksiklik sınırının da altına inmiş:( Malum plaza çalışanıyım, sabah güneş doğmadan evden çıkıp akşam karanlığında eve girince güneş ışığı bir hayal.. D vitaminini de en etkin şekilde alabileceğimiz kaynak, tam öğle vakti 12-1 arası direkt (koruyucusuz) olarak güneş ışığına maruz kalmak. Aslında yaman bir çelişki bu, güneşin zararlı ışınlarından en çok sakınmamız gereken zaman diliminden bahsediyorum. Ama çok değil 15 dakika kollarımızı açsak güneşe, olur bu iş. Doldurabiliriz D vitamini depolarımızı.. Sonuç olarak her gün 15 dakika bu güneşin altında yürüyüş yapmıyorsan bil ki D vitamini eksikliğin var. Ve söylenene göre dünyanın yarısında bu eksiklik varmış!! Tabi kışın ortasında güneş bulmak zor, gıdalardan almak da o kadar kolay değil, bu sebeple D vitamini takviyelerine verdim kendimi. Bu kadar mı hızlı sonuç alınır? Stresimin azaldığını, sinir sistemime iyi geldiğini söyleyebilirim.. Bağışıklık sistemimde de ciddi bir iyileşme oldu o süreçte, hiç kış hastalıklarına yakalanmadım. 
Aslında genel yaklaşımım takviyelerden, vitaminlerden uzak durmak tarafındadır. Vitamini, minerali gıdalardan, doğal yollardan almak en ideali, ama böyle inadı bırakmayı gerektiren durumlar da olabilir tabii...
Eh, bundan sonra güneş bizimle, fırsat bulup kaçıcaz öğle vakitlerinde. Hadi o zaman, sağlıkla mutlulukla başlayalım bahara :)


2 yorum: